Nerede kamp yapacağınıza karar verdiniz. Araç, gereçlerinizi, gerekli tüm malzemeleri aldınız ve kamp alanına doğru yola çıktınız. Doğa ile baş başa kendinizi dinleyebileceğiniz harika bir lokasyonda yerleşiminizi yaptınız. Buraya kadar her şey sizin kontrolünüzde sağlıklı bir şekilde ilerledi. Peki doğa sürprizli yönünü size gösterdiğinde ne yapacaksınız?
Diyelim ki yaz mevsiminde havanın ışıl ışıl olduğu bir günü seçtiniz ve aniden bir rüzgar fırtınasına maruz kaldınız. Bununla baş etmenin ilk ve en önemli yolu, bu ihtimali öngörüp alanınızı ona göre bir konumda belirlemeniz olacaktır. Uzmanlar çadırınızı bodur çalılıkların arasına kurarsanız, rüzgar fırtınası ilk vurucu etkiyi yaptığında, çalılıklar bu etkiyi hapsedip sizi ve kamp alanınızı koruduğunu söylüyorlar.
Doğru çadır seçimi de olumsuz hava koşullarına karşı sizi koruyabilecek en önemli etkenlerden biridir. Rüzgar, yağmur gibi ani gelişebilecek olumsuzluklara karşı dirençli olabilmek için doğru barınma yöntemini kullanmak, sizin için iyi bir koruyucu etki yaratacaktır. Hava durumunu defalarca kontrol etsek de doğa bazen sürprizlere açık olmanızı isteyebilir.
Havanın olumsuz anlamda değişmeye başladığını hissederseniz ateş yakmaktan vazgeçin. Söndürdüğümüzü sandığımız kamp ateşi hafif bir rüzgarla alevlenebilir ve zarar verecek aksiliklere kapı açabilir.
Kamp alanları doğal yaşam örtüsünün üzerinde bulunur. Bu nedenle bazı bitki ve böcek türlerinin tabiatı hakkında önceden bilgi sahibi olmak önem taşımaktadır. Böcek ısırığında ya da bir bitkiye dokunduğunuzda oluşabilecek alerjik reaksiyonlarda ne yapabileceğinizle ilgili araştırma yapmak hızlı müdahale için önem taşımaktadır. Bununla beraber bu tip olumsuzluklara karşı yanınızda bulunduracağınız mini ecza çantası da size oldukça yardımcı olacaktır.
Doğa bize kucaklayıcı ve koruyucu tarafını gösterirken zaman zaman ortaya çıkacak aksiliklere karşı da tedbirli olmamızı ister. Onun dilinden anlamak, sesini dinlemek ve uyum sağlamak endişeden uzak ve sağlıklı bir kamp deneyiminin ön koşuludur.
